background

Kardem – Başarı Hikayesi

KARDEM, küresel ortakları ve güçlü tedarikçi ağı ile birlikte, Türkiye ve dünyanın önde gelen markaları için yüksek hacimli, zaman odaklı, moda akımlarını takip eden koleksiyonların tasarlanması ve ileri teknolojiyle üretilmesindeki uzmanlığını, yalın yönetim anlayışı ile sürekli olarak ileriye taşımaktadır. Toplam üretim kapasitesi aylık ortalama 2.000.000 adettir.

KARDEM, hazır giyim ve konfeksiyon sektöründeki deneyimli profesyonelleri bünyesinde barındırır. Her üst düzey yöneticiye rehberlik eden girişimci yaklaşım, coğrafya ve ürün yelpazesine ilişkin derin bilgiler; Kardem’in sürekli yükselen büyüme ve başarısında etkili olan güçlü ve yetenekli bir ekibin alt yapısını oluşturur.

İhtiyaç

Kardem’in sahip olduğu SAP ve None SAP sunucu sistemleri dağıtık yapıda ve farklı veri merkezlerinde yer alıyordu. SAP, robotik sistemler, akıllı cihaz yönetimi gibi önemli uygulamaları barındıran sunucular için bu karma yapı erişilebilirlik, yönetilebilirlik, süreklilik maliyet ve standartların uygulanamaması gibi sorunlarına sebep olmaktaydı. Tüm bu sorunları minimuma indirgemek ve diğer yönetim gereksinimlerini de konsolide ederek daha efektif ve bütünleşik bir çözüme ihtiyaç vardı.

Çözüm

Yurt içi ve yurt dışı farklı lokasyonları bulunan Kardem için her bir noktadan erişimini güvenli ve düzenli bir şekilde sağlayacak biçimde tasarlanmış olan ve aynı zamanda Landing Zone tasarımının en önemli parçalarından biri olan, Hub and Spoke yapısı oluşturuldu.

Şirket politikaları ve standartları da gözetilerek, Microsoft’un Cloud Adaption Framework (CAF) ve Governance standartlarına uygun Azure mimarisi oluşturuldu.

Azure’un Native Assessment ve Migration araçları ile Hyper-V ve Vmware Hypervisor platformu üzerinde yer alan sunucular için Agentless olarak sunucu analizleri ve bağımlılıkları çıkarılarak, SAP sistemler başta olmak üzere, SQL, CRM ve 3. Party uygulamalar barından tüm kritik sistemler oluşturulan planlar dahilinde, Rehost metodu kullanılarak, Azure ortamına sorunsuz bir şekilde aktarıldı.

Azure’un Native Assessment ve Migration araçları ile Hyper-V ve Vmware Hypervisor platformu üzerinde yer alan sunucular için Agentless olarak sunucu analizleri ve bağımlılıkları çıkarılarak, SAP sistemler başta olmak üzere tüm kritik sistemler oluşturulan planlar dahilinde Azure ortamına sorunsuz bir şekilde aktarıldı.

Development, QA tamamlandıktan sonra geçiş öncesinde belirlenen senaryolar çalıştırılarak sistem entegrasyonları testleri gerçekleştirildi. Aynı testler canlı sistem aktarımları sonrasında da gerçekleştirildi.

Fayda ve Sonuç

  • Azure Migrate’in sağladığı özellikler ile iki farklı sanallaştırma platformu üzerinde bulunan SAP ve None SAP sunucu sistemleri için doğru analiz, değerlendirme ve bağımlılık tespitleri yapılarak, Azure geçişi öncesi olası risk ve hizmet kesintisine neden olabilecek durumlar minimize edilerek, 31 sunucu Azure ortamına geçirildi.
  • Azure üzerinde geçirilen sistemler, daha güvenli, erişilebilir, yönetilebilir, süreklilik ve esneklik kazanan sistemlere dönüştürüldü.
  • Esnek ve ölçeklenebilir bir yapı oluşturularak, daha yönetilebilir ve daha az maliyetli bir ortam oluşturuldu.
  • Sunucular için performans nedeniyle gerekli olan donanımsal ihtiyaçlar, herhangi bir yatırım gerekmeden Azure ile karşılandı.
  • Altyapı ve iş yükleri için izleme, güvenlik ve erişim denetimi gibi önemli mekanizmalar hayata geçirildi.
  • SQL iş yükleri barındıran sunucular SQL on IAAS VM yapısına geçirilerek, SQL sunucuların bakım, yönetim ve lisans kalemlerinde optimizasyon sağlandı.
  • Uygulanan ilkeler ve etiketler ile yönetim, maliyet, performans ve denetim kademelerinde standart sağlandı.
  • IAAS VM’ler üzerinde barındırılan her SQL Database için Azure Backup tarafından yedekleme ve Database seviyesinde veri yedekliliği sağlandı.

Nasıl yardımcı olabiliriz?